Çankırı GoTürkiye
Zengin bir kültürel mirasa sahip, çok eski zamanlardan beri insanlığa ev sahipliği yapmış olan Çankırı, tüm konukseverliğiyle seni karşılamayı bekliyor. Eşi benzeri olmayan doğası sayesinde birçok doğa sporu olanağına da sahip olan bu şehri keşfetmek ve şehrin gürültüsünden biraz da olsa uzaklaşıp küçük bir mola vermek için gezsen Çankırı!
Çankırı, antik çağda Gangra, o dönemde batıda Bithynia (Bitinya), doğuda ise Pontus diye isimlendirilen bölgeler arasında yer alan Paflagonya Bölgesi’nde bulunmaktadır. Gangra isminden bahseden en eski yazılı kaynak M.Ö 3. yüzyılda yaşamış coğrafyacı Eratosthenes’dir. Gangra ismi, Luvi devrine kadar uzanan, Anadolulu yerel bir addır. Ancak Osmanlı zamanlarında şehrin antik adı korunmuş, Kangırı veya Kângarı olarak kullanılmıştır.
Çankırı da yapılan arkeolojik çalışmalar incelendiğinde; Paleolitik Dönem’den itibaren kesintisiz yerleşim olduğunu, farklı (M.Ö. 600000-12000) dönemleri yansıtan eserler bulunduğunu görürüz. Arkeolojik veriler ışığında kentin zengin bir kültür mirası olduğunu söyleyebiliriz.
Başkent Ankara’ya yaklaşık 1 buçuk saat mesafede olan Çankırı, yılın yarısında karlarla kaplı şiirlere konu olmuş dağları, ormanları ve yaylaları, zengin termal kaynakları, kamp, karavan, yürüyüş, tırmanış, bisiklet, fotoğrafçılık ve avcılık gibi her türlü doğa sporu olanağına sahiptir. Bunların yanı sıra görenleri hayran bırakan Tuz Mağarası, Hititlerden başlayıp, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait eserleri, yüzyıllardır yaşatılan kültürel değerleri, sevecen insanları ve geleneksel konukseverliği ile bunaltıcı şehir hayatından uzaklaşmak ve nostaljiyi yaşayarak doğayla bütünleşmek isteyenler için ilginç özelliklere sahiptir.
Şehrin merkezinde yer alan cafe ve restoranlar, alışveriş merkezi ve tarihi mekânları ile görülmeye değer bir şehirdir.